Sevdiğim bir ağaç vardı onu kuruttum
Artık yollar kadar yalnız dağ kadar boş kaldım
Ağaçlar mı birbirine benzer dağlar mı bilmem
Tek bildiğim sevdiğim ağacıda kuruttuğum
Ağaçlar birbirlerine bağlıdır, ayrılamazlar
Alıp başlarını ta uzaklara varamazlar
Yalnız büyüdüklerinde giderler uzaklara
Şiir defterimde dize olur geri dönerler bana
Şiirlerim mi kırdı diğer ağaçları bilmem
Teker teker kurudular uzaklaştılar benden
Şimdi ormansız kalan bir dağ gibiyim
Her yağmur yağdığında hüzünlenirim
Yavaş yavaş erir kendimi denizde bulurum
Eski günlerime dönmek istiyorum
Sevildiğim yem yeşil günlere…
Gidenler sevgimi de götürmüş kalbimden
Sadece taş yığınları bırakmışlar geride
Bu dağ artık bir otu bile sevemez
Bekler üzerinden bir yol geçsin diye
Bekler, fakat fazla zamanı yoktur
Deniz de onu kollarına bekler
Vedalaşır bulutlarla, ırmaklarla
Ayrılık acısını çeker sinesine
Denize yolculuk başlar, benim de kalbimde
Bir sahile kumsal olur kısa sürede
Sevgililer üzerinde gezer, hayal kurar
Onu orda yalnız bırakır ayrılırlar
Ey koca dağ, yalnız ikimiz kaldık şu sahilde
Özgürlüğümü bana verecek sulardan
Bir gemi beklerim ta uzaklardan
Fazla zamanım da yoktur, toprak ta beni bekler